BİLİŞSEL DAVRANIŞCI TERAPİ

Bilişsel Davranışcı Grup Terapileri, bireylerin düşünce, algı ve inanç gibi bilişsel süreçlerine odaklanan ve davranışçı müdahaleler ile mevcut davranışı değiştirmeyi hedefler. Grup terapisi kişilerarası öğrenme ve ilişkiler açısından etkili bir terapi yöntemidir. Grup terapisi, terapistin gözlemciliği altında küçük bir grup danışanın buluşup kendilerine ve birbirlerine yardım etmelerini öngörür. Grup Bilişsel davranışcı tedavi, özellikle yalnızlık, depresyon ve kaygı gibi konularda etkili bir yöntemdir. Kişiler, ortak sorunlar çerçevesinde birbirlerine destekler, sorunlarına birlikte çözüm bulup bu çözümleri yaşamlarına geçirirler. Grup terapisi sosyal bir ortam içerisinde danışanların sorunlarını incelemelerini, ve kişisel yaşam içerisinde karşılaşılan sorunlar, ve kaygılar üzerine anında geri bildirim almalarını sağlar

 Grup içerisinde değişim süreci, psiko-eğitim, gruba dahil olma, öğrenme, kendilik odağı değişimi, bilişsel ve duygusal yapılandırma grup içinde  yaşantısal merkezli olup  işlevselliğe odaklanarak deneyim ve değişimleri hedef alır. Grup Terapileri, haftada 1,5 - 2 saat süre ile toplamda 10-15 oturum ile yapılır .Grup oturumlarındaki katılımcı sayısı 8 ile 12 kişi arasında değişir. Bilişsel davranışcı tedavisi benzer sorunu yaşayan kişilerle birlikte olmanın grup üyelerinin sorunlarını normalleştirmelerine yardımcı olur.

Grup terapisindeki ortam, gerçek hayattaki sosyal ortamların küçük bir benzeridir. Grup terapisinde kişilerarası etkileşim olduğu için ruhsal çatışmalar, bireysel terapilere oranla daha kolay ortaya çıkmaktadır. Terapist ortaya çıkan malzemeler üzerinde çalışma fırsatı yakalar. Birçok kişi tanımadığı kişilere kendi özel sıkıntılarından bahsekmekte zorlanabilr.Oysa grup terapisinin bireysel terapide olmayan birçok avantajı vardır.

Ekonomik olarak bireysel Bilişsel davranışcı tedavi ve terapiden daha uygun olmasının yanında grup terapisinin diğer faydaları da oldukça önemlidir. Öncelikle gruba katılan danışan, kendisine benzer sıkıntılar yaşayan kişilerle tanışmakta ve yaşadığı sorunla ilgili yalnız olmadığının farkına varmaktadır. Yaşadığı sıkıntı ile ilgili farkı bir bakış açısı görüp, sorunları değerlendirmenin birden fazla yolu olduğunun farkına varır.Diğer katılımcıları dinlemek kişiye öz farkındalık kazandırır.

Ayrıca, bir gruba aidiyet hissetmek, grup tarafından gelen onay ve destek kişi için a iyileştirici bir etkidir. Diğerlerine destek olabildiğini hissetmek kişiye güven verebileceği gibi, diğer kişilerin sorunlarını çözebildiklerini görmek de o kişiye kendi sorununun çözümü için umut verir. İnsanlar başkalarıyla ilişki içinde olduğunda kendisini daha iyi fark eder. Kişi güçlü ve zayıf yönleriyle gerçek kişiliğini ortaya çıkarır. Kişinin, başka bireyde kendi yaşadığı problemleri görmesi, hissettiklerinin başkalarından çok farklı olmaması yalnızlık duygusunun daha az hissedilmesine katkıda bulunur.