Boşanma Davalarında Avukatın Önemi


Boşanma süreci çiftler açısından son derece yıpratıcı ve zor bir dönemeçtir. Bu süreç içerisinde profesyonel bir hukuki destek almak sıkıntılı sürecin çok daha kolay atlatılmasını sağlamaktadır.
  Boşanma Davalarında Avukatın İşlevi
  Medeni Hukukun bir alt kolu olan aile hukuku anlaşmazlıklarından kaynaklanan boşanma, velayet, nafaka, mal paylaşımı gibi davaları üstlenen avukatlara halk arasında boşanma avukatı adı verilmektedir. Aynı zamanda boşanma davalarını üstlenen avukatlara aile avukatı ifadesinin de kullanıldığına rastlanılmaktadır. Her davada olduğu gibi boşanma davası süresinin de önemli ve detaylı hazırlık dönemi vardır. Boşanacak çiftin evlilik süresince yaşadığı sorunların avukat tarafından iyi dinlenip, analiz edilmesi ve bu olaylar içerisinde boşanmaya neden olacak olguların hassasiyet ile seçilip dilekçede detaylandırılması işlemine dava hazırlık süreci denilmektedir. Türk Hukuk sisteminde boşanma davalarında mutlaka geçerli bir sebep ile dava açılmak zorundadır. Aksi takdirde dava geçersiz sayılıp, açılan boşanma davası reddedilmektedir. Bu noktada birlikte çalışılacak avukat, hassasiyet gerektiren dava sürecinde müvekkilini çok iyi dinlemeli ve dava dilekçesini çok iyi bir şekilde hazırlamalıdır. Boşanma davalarında geçerli olgular üzerine dava hazırlık aşamasını oturtturabilmek boşanma sürecinde avukatın önemli işlevlerinden biridir.
  Dava Hazırlık Aşamaları
  Dava sürecini yürütecek boşanma avukatı davayı açabilecek tüm olguları çok iyi değerlendirmesi ve sağlam bir temel üzerinde yapılandırması gerekmektedir. Müvekkili tarafından kendisine anlatılan yaşanmış olaylardan boşanma sebebini kapsayıcı unsurları tespit etmesi gerekmektedir.
 -Eşlerden birinin diğer bir eşin hayatına kast edip etmediği, kötü muamele, onur kırıcı davranışları sergileyip sergilemedi (MK. md.162)
 -Aldatma (MK. Md.161)
 -Evlilik süresince eşlerden birinin küçük düşürücü suç işleyip işlemediği (MK. Md.163)
 -Eşlerden birinin haksız nedenlerle ortak konutu terk edip etmediği (MK. Md. 164)
 -Eşin birinin akıl hastalığı olması (MK. Md.165)
 -Evlilik birliğinin taraflardan biri yönünden artık çekilemez noktada temelinden sarsılması (MK. Md.166)
  Evlilik ile ilgili olarak yukarıda sayılan sebeplerden birinin gerçekleşmesi durumunda taraflardan biri boşanma davası sürecini avukat vasıtası ile başlatabilmektedir. Hazırlanan boşanma davası sürecinin bu temellerden biri üzerine kurulması gerekmektedir.
  Boşanma Duruşmalarında Avukatın İşlevi Hakkında
  Tüm delillerin toplanması, hazırlanan dosyanın duruşma için hazır hale gelmesi kanaatine varıldığında hakim kanalıyla taraflara duruşma celp gönderilerek ilk duruşma gününe çağrılırlar.

 Boşanma davalarında ilk duruşma günü son derece önemlidir. İlk duruşma gününe taraflardan biri katılmadığı takdirde diğer tarafın davasını genişletmesine ya da sebebini değiştirmesine itiraz edememektedir. İlk duruşma sırasında hakim tarafların karşılıklı iddialarını kapsayan dilekçelerini okur, delilleri, anlaşma ve çekişme olan noktaları tespit eder. Yapılan bu duruşma ön inceleme duruşması denilmektedir. Bu nedenle ilk duruşma gününe her iki tarafın ve avukatlarının katılımı son derece önemlidir. Ön duruşmaya katılım sağlanmadığı takdirde katılmayan taraf hak kaybına uğrayabilmektedir. Bu nedenle ilk duruşmaya katılım sağlanması ve savunma yapılması son derece önemlidir. Belirlenen ikinci duruşma gününde varsa tanıklar dinlenir. Tanıklar aile bireylerinden birileri olabileceği gibi akrabalık ilişkisi olmayan kişilerde olabilmektedir.
  Boşanma avukatı duruşma sırasında tanıklara doğrudan soru sorma hakkına sahiptir. Tanık beyanlarındaki çelişkilerin ortadan kaldırılması, davanın aydınlatılması ya da müvekkili lehine olguların ortaya çıkarılması yönünden avukatın tanık/tanıklara yönelik soru sorması değerlidir. Tüm süreçte müvekkil açısından her hangi bir hak kaybı yaşanmaması ve sürecin doğru işletilmesi yönünden avukatın son derece büyük önemi ve katkısı bulunmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder